VİRGÜL:
1. Birbiri ardınca sıralanan eş görevli kelime ve kelime gruplarının arasına konur:
Fırtınadan, soğuktan, karanlıktan ve biraz da korkudan sonra bu sıcak, aydınlık ve sevimli odanın havasında erir gibi oldum.
2. Sıralı cümleleri birbirinden ayırmak için konur:
Umduk, bekledik, düşündük. (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
3. Uzun cümlelerde yüklemden uzak düşmüş olan özneyi belirtmek için konur:
Saniye Hanımefendi, merdivenlerde oğlunun ayak seslerini duyar duymaz, hasretlisini karşılamaya atılan bir genç kadın gibi koltuğundan fırlamış ve ona kapıyı kendi eliyle açmaya gelmişti.
4. Cümle içinde ara sözleri veya ara cümleleri ayırmak için ara sözlerin veya ara cümlelerin başına ve sonuna konur:
Zemin bu kadar koyu bir kırmızıya dönüşünce, bir an için de olsa, belirginliğini yitiriverdi sivilceleri.
5. Anlama güç kazandırmak için tekrarlanan kelimeler arasına konur:
Akşam, yine akşam, yine akşam,
Göllerde bu dem bir kamış olsam! (Ahmet Haşim)
6. Tırnak içinde olmayan alıntı cümlelerinden sonra konur: Adana’ya yarın gideceğim, dedi.
7. Edebî eserlerde konuşma bölümünden önceki ifadenin sonuna konur:
Bahçe kapısını açtı. Sermet Bey’e,
– Bu anahtar köşkü de açar, dedi. (Ömer Seyfettin)
8. Kendisinden sonraki cümleye bağlı olarak ret, kabul ve teşvik bildiren hayır, yok, evet, peki, pekâlâ, tamam, olur, hayhay, başüstüne, öyle, haydi, elbette gibi kelimelerden sonra konur:
Peki, gideriz. Olur, ben de size katılırım.
Hayhay, memnun oluruz. Haydi, geç kalıyoruz.
9. Bir kelimenin kendisinden sonra gelen kelime veya kelime gruplarıyla yapı ve anlam bakımından bağlantısı olmadığını göstermek ve anlam karışıklığını önlemek için kullanılır:
Bu gece, eğlenceleri içlerine sinmedi. (Reşat Nuri Güntekin)
10. Hitap için kullanılan kelimelerden sonra konur: Sayın Başkan, Sevgili Kardeşim,
11. Sayıların yazılışında kesirleri ayırmak için kullanılır: 38,6 0,45
12. Metin içinde art arda gelen zarf-fiil eki almış kelimelerden sonra konur:
Ancak yemekte bir karara varıp, arkadaşına dikkatli dikkatli bakarak konuştu.
Metin içinde zarf-fiil eki almış kelimelerden sonra virgül konmaz:
Cumaları bahçede buluştukça kıza kendisinin sıradan bir mektep talebesi olmadığını anlatmaya çalışıyordu.
13. Özne olarak kullanıldıklarında bu, şu, o zamirlerinden sonra konur:
Bu, benim gibi yazarlar için hiç kolay olmaz.
14. Kitap, dergi vb.nin künyelerinde yazar, eser, basımevi vb. maddelerden sonra konur:
Falih Rıfkı ATAY, Tuna Kıyıları, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1938.
Yazarın soyadı önce yazılmışsa soyadından sonra da virgül konur:
ERGİN, Muharrem, Dede Korkut Kitabı, Ankara, 1958.
15. Metin içinde ve, veya, de, da, yahut, ya … ya bağlaçlarından önce de sonra da virgül konmaz:
Sanatçı hem gerçeğe dokunur hem de insana kendini görebilme yolunu açar.
Bir ressam da evinde saygı görmek ister.
16. Şart ekinden sonra virgül kullanılmaz:
Bir şair ilk kitabında umdu ilgiyi göremezse edebiyatla ilgisi olmayan birine dönüşüverir.
Ancak şart ekleri peş peşe gelirse virgül getirilmelidir:
Eğer şairsem, beni tanırsan,
Gözlerim aklına gelirse
Elimden tut, yoksa düşeceğim (Attila İlhan)