Süreksiz sert ünsüzlerden biriyle (p, ç, t, k) biten bir sözcükten sonra ünlüyle başlayan bir ek gelirse süreksiz sert ünsüzler yumuşayarak “b, c, d, g, ğ”ye dönüşür:
hesap-ı hesabı; uçak-a uçağa; amaç-ım amacım; dert-i derdi; kalp-i kalbi; ahenk-i ahengi; ayak-ı ayağı
kap>kabı, sarkaç>sarkacı, öğüt>öğüdü, soğuk>soğuğa, kulaç>kulacı, söğüt>söğüdün, ekmek>ekmeği, tabak>tabağını cevap>cevabın, dolap>dolaba, ağaç>ağacı, kaşık>kaşığının, kebap>kebabı, dört>dördünüz, icat>icadımı
Not: Yardımcı fiil almış birleşik fiillerin isim ve yardımcı fiillerinde ünsüz yumuşaması olur:
fark et- fark eder, ret et- reddeder, sabır et-, sabrediyor
Not: Tek heceli sözcüklerin bazılarında yumuşama olmaz:
suç-u, et -i, tek -i, topu, at-ı (yurt – u, yurdu)
Özel adlarda yazarken yumuşama olmaz, konuşurken olur:
Sinop’a, Çınarcık’ın, Susurluk’a, Ahmet’in…
Bazı yabancı sözcüklerde yumuşama olmaz:
Hukuk-u, hürriyet-i, edebiyat -ı, dikkat-i, paket-i, davet-i, merak-ım, sıhhat-i, semt-i
Bazı türemiş sözcüklerde yumuşama olmaz:
yazıt-ı, karşıt-ı, yanıt-ı, özet-i, anıt-ı